2019 Nobel Kimya Ödülü’ne John B. Goodenough, M. Stanley Whittingham veAkira Yoshino “lityum iyon pillerinin gelişimine katkıda bulundukları” için layık görüldü…
Bu üç bilim insanı sayesinde, teknolojik bir devrime erişim kazandık. 1922'de doğan ve Austin’deki Texas Üniversitesi’nden 92 yaşındaki John B. Goodenough, ödüle layık görülen en yaşlı Nobel Ödülü sahibi oldu ki bu Nobel tarihinde bir ilktir. ödüle layık görülen diğer bilim adamı, ABD’deki Binghampton Üniversitesi’nden İngiliz bilim adamı Stanley Whittingham oldu ve son olarak da Japonya’daki Meijo Üniversitesi’nden Akira Yoshino oldu.
Cep telefonları, kalp pilleri, uzun mesafeli elektrikli arabalar, araçlar ve diğer aygıtlar gibi gerçekten taşınabilir elektronik cihazlarımız, onların ortaya koyduğu araştırmalar ve katkılar sayesinde bugün varlar. Günümüzde her yerde kullanılan lityum iyon pilleri geliştirdiler esasında.
2019 Nobel Kimya Ödülü’nün Duyurulması
Yukarıdaki ses kaydı, 9 Ekim 2019 sabahı erken saatlerde, 2019 Nobel Kimya ödülü aldığını öğrenen John B. Goodenough’in, Adam Smith ile yaptığı telefon görüşmesidir.
97 yaşında Nobel Ödülü’nü alan en yaşlı Nobel Ödülü sahibi ohn B. Goodenough, Nobel Ödülü’nün haberi geldiğinde Kraliyet Cemiyeti’nden Copley Madalyası almak için Londra’daydı.
Yapılan bu telefon görüşmesinde, şu anda üzerinde çalıştığı gelişmeleri ve geliştirilmesine yardım ettiği teknolojilerin kullanımı hakkındaki düşüncelerini anlatmaktadır.
Bir lityum iyon pil nasıl çalışır?
Piller artık iki ton ağırlığında değil, sadece üç kilogram en fazla. Günümüzde güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir kaynaklardan daha sürdürülebilir enerji arayışımıza yardımcı olan piller, bunu enerji depolayabilme kapasitemize katkıda bulunarak gerçekleştiriyor.
Nobel ödülü alan üç bilim adamı, bataryalarda bulunan reaktif elemanı kontrollü bir şekilde ayarladılar, ve bugün, dayanıklı pillerimizi yüzlerce kez kullanıp şarj edebiliyoruz.
Pil yapmak nispeten kolay görünebilir, ancak durum hiçte düşünüldüğü kadar basit değil. İyi çalışan, verimli piller geliştirmek için bilim üretmek inanılmaz derecede zordur. İşte tam olarak bu, üç ödüllü bilim adamının başardığı şey.
Bir çift akü, elektrolitlerle dolu iki elektrot içerir. Bunlar oldukça reaktif elementler olduğundan, bazen iki elektrot arasında bir bariyer vardır. Elektronlar daha sonra bir devreden geçer ve güç vermek istediğiniz elektrikli cihaza güç sağlar.
Günümüzdeki en hafif metal lityumdur. Lityum ayrıca elektronlarından birini serbest bırakmakta büyük bir eğilime ve kolaylığa sahiptir, bu nedenle pozitif olarak yüklü bir lityum; lityum-iyon olur.
Bununla birlikte, fevkalade reaktif bir elementtir. Bir pilde, lityum-iyon kullanmak için, reaktivitesini ölçmeniz gerekir — ve işte tam olarak da bu, üç ödüllü bilim adamının başardığı şey.
M. Stanley Whittingham: “Araştırmalara bir petrol kuyusu açmak gibi davrandılar.”
Yukarıdaki ses kaydı, 9 Ekim 2019 sabahı erken saatlerde, 2019 Nobel Kimya ödülü aldığını öğrenen M. Stanley Whittingham’in, Adam Smith ile yaptığı telefon görüşmesidir.
Stanley Whittingham, burada 1970'lerin başında ilk kez lityum-iyon bataryayı geliştirdiği Exxon laboratuarlarında bulunan özel araştırma kültürünü anlatmaktadır.
Akira Yoshino: “Her gün düşünmek çok önemlidir”
Yukarıdaki ses kaydı, 9 Ekim 2019 sabahı erken saatlerde, 2019 Nobel Kimya ödülü aldığını öğrenen Akira Yoshino’nun, Adam Smith ile yaptığı telefon görüşmesidir.
Akira Yoshino, burada, onu bu kadar yaratıcı kılan şeyin, düşünmeye devam etmek olduğunu, ve dünyanın ilk ticari olarak başarılı Lityum-iyon bataryasını geliştirmesine neden olan yeni malzemelerin özelliklerine olan ilgisinin nasıl olduğunu açıklamaktadır.
Bunu nasıl başardılar?
1970'lerde Whittingham, titanyum disülfür (katmanlı bir yapıya sahip) olarak adlandırılan bir materyal keşfetti. Bu bir pilin kapasitesini iki volta kadar ulaşmasını sağladı. Fakat, titanyum metali bir bataryada olması gereken en uygun eleman değildir.
Peki, bir pilin voltajını sabit tutarken yada yükseltirken, titanyum yerine ne kullanılabilir?
1980'lerin başında, Goodenough, bunu yapabilen kobalt okside dayanan fantastik bir materyal keşfetti. Bu sayede, pillerin kapasitesi dört volta kadar çıkabildi ki bu, pil dünyası açısından devasa bir sıçramaydı.
Ancak, piller de zaten lityum metali vardı. Pilleri daha da geliştirmek için daha neler yapılabilirdi?
1980'lerin başında da Yoshino’nun sahneye çıktığı yer tam da burasıdır. Yoshino, petrol kokunun ayrıca katmanlı yapılar içerdiğini ve lityum ile karşılaştırıldığında da, daha düşük bir potansiyel içerdiğini keşfetti. Bunu, bir pilin diğer bileşenleriyle birleştirerek voltajı dört voltta sabit tutmayı başardı.
Böylece, bu üç bilim adamının keşiflerinin birlikteliği sayesinde, hepimizin yaşamları üzerinde çarpıcı bir etki yaratan bir pil olan; lityum-iyon pilleri kullanabiliyoruz artık.
Ödül almasından dolayı sevincini ve mutluluğunu açıkça sesinden anlayabildiğimiz Dr. Yoshino ile yapılan kısa bir telefon görüşmesinde, “Merak araştırmacılar için çok önemlidir. İnsan türüne en büyük faydaları sağlayan şey, merak odaklı araştırmaktır.” demiştir.
Not: Bu makale daha önce Medium sitesinde yayınlanmıştır.
Comments