top of page

Blog Posts

Writer's pictureHüseyin GÜZEL

İnsanlık Tarihinin En Ölümcül 13 Hastalığı

Günümüzde yaşadığımız mevcut Covid-19 salgının her geçen gün giderek ağırlaşan ölümcül koşullarında, insanlık tarih açısından ciddi etkileri olan en ölümcül hastalıklara bir göz atmaya ne dersiniz?


Koronavirüsün geniş kapsamlı küresel etkisinin giderek daha da ağırlaştığı şu günlerde, Bill Gates COVID-19'u “Endişe duyduğumuz yüzyılın patojeni” olarak tanımladı.


Son birkaç haftadaki vaka sayılarındaki son dramatik artışlardan sonra ve Bill Gates’in New England Tıp Dergisindeki makalesinde de yazdığı gibi, COVID-19 gezegenimiz üzerinde çok büyük bir etkiye sahip. Bu sadece karantinadan da kaynaklı değil, virüsün ne kadar tehlikeli olduğunun da bir sonucu.


“COVID-19'un bu şekilde büyük bir tehdit olmasının asıl iki nedeni var. Birincisi, mevcut kronik sağlık sorunlarına sahip yaşlılara ek olarak sağlıklı yetişkinleri de öldürebiliyor,” olduğunu söylüyor Gates ve ekliyor, “Şimdiye kadarki veriler virüsün %1 civarında bir vakada ölüm riski oluşturduğunu gösteriyor; bu oran onu tipik mevsimsel gripten çok daha şiddetli hale getirerek 1957 grip salgını (%0,6) ile 1918 grip salgını (%2) arasında bir yere yerleştiriyor.”

Şu an için, 1.364.271 COVID-19 vakası, 76.439 ölüm ve 293.843 iyileşmiş hasta bulunmaktadır ve giderek bilanço daha da ağırlaşmaktadır.


Lakin çeşitli ülkelerdeki fiziksel ve sosyal mesafe ile ilgili önlemler, hastalığın yayılmasını yavaşlatmaya yardımcı olmuştur. Dünyanın normale ne zaman döneceğine dair, her şey yolunda gitse de net bir şey şu an için söyleyemeyiz, fakat geçmiş tarihimiz bize bir şey öğretmiştir; o da insanlığın bunu er yada geç başaracağıdır, ve bunun için de araştırmacılar bir takım tedaviler geliştirmek için gece gündüz çalışıyorlar.


Muhtemelen son zamanlarda öğrendik bunu; bulaşıcı hastalıklar dünyayı ve tarihimizi şekillendirerek çevreyi, küresel ekonomileri ve hatta insanların nasıl evrimleştiğini belirliyor ve bu böyle olmaya devam edecek… Bugün bu makalede insanlık tarihi açısından dünyanın en bulaşıcı hastalıklarından bazılarını keşfedeceğiz…

 

1| Ebola Virüsü

Birkaç yıl önce gündeme gelen Ebola korkusunu hatırlıyor musunuz?

Bu hastalık çok nadir karşılaşılmasına rağmen, son derece ölümcül bir enfeksiyondur. Ebola virüsü genellikle insanların vücut sıvısında yayılır ve çoğu insan bu sıvılarla kontamine olan giysilerinin yüzeylerine dokunarak bu hastalığa yakalanır. Ebola’nın aşırı hızlı yayıldığı, vücudun bağışıklık sistemini hızla ele geçirdiği, kas ağrısı, baş ağrısı, halsizlik, ishal, kusma ve hatta ağız ve burundan kanamaya neden olduğu bilinmektedir.


Ebola, vaka oranı %25 ila %90 arasında değişmekte ve ortalama ölüm oranı %50 ile gerçekten dehşet verici düzeydedir.


Ebola salgını, yakın zamanda, 2014 yılında ortaya çıktı ve dünyanın büyük dikkatini çekti ve 2016'ya kadar da sürdü. Salgın sırasında 11.325 kişini öldüğü, ve 28.652 kişinin de hastalığa yakalandığı bildirildi.


2018 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde 2.000'in üzerinde insanın hayatına mal olan başka bir ebola salgını daha gerçekleşti.


Ebola virüsünün kanıtlanmış bir tedavisi olmadığından onunla mücadele etmek de hiç kolay değildir. Yine de, gelecekteki salgınlarla mücadele etmek için test edilen deneysel aşılar ve tedaviler var en azından.

 

2| Marburg Virüsü

İlk olarak 1967'de tanımlanan Marburg virüsü, hemorajik ateşe neden olma yeteneği nedeniyle ebola ile bazı benzerlikler taşımaktadır. Kısacası, bu, Marburg virüsüne sahip kişilerin ateş ve vücutta kanama gibi benzer semptomlardan muzdarip olduğu anlamına gelir.


Bu hastalık düzgün tedavi edilemezse, hastalık bir dizi organ yetmezliğine ve sonunda da ölüme neden olabilir. Hastalık ilk kez 1967'de bir laboratuarda ortaya çıktığında, ölüm oranı %25 civarında seyretmişti. Bununla birlikte, hastalık 1998–2000 arasında tekrar ortaya çıktı, ve bu oran %80'in üzerine çıktı.

 

3| Çiçek Hastalığı (Varilo Virüsü)


Bazı araştırmacılar, Çiçek Hastalığı’nın geri dönebileceğini savunuyor hala. Ancak, 1980 itibariyle, Dünya Sağlık Örgütü dünyada artık çiçek hastalığının olmadığını açıkladı.


Tarihsel olarak, çiçek hastalığı en tehlikeli ve tarihi hastalıklardan biri olarak kabul edilir. Variola virüsünün neden olduğu bu hastalık, özellikle yüz, kollar ve bacaklarda karakteristik bir döküntü oluşturur.


1980'lerde geliştirilen çiçek aşısından önce, Çiçek hastalığı 3.000 yıl boyunca varlığını sürdürmüş ve tarihin en korkulan hastalıklarından biri olmuştur. Sadece 20. yüzyılda çiçek hastalığının 300 milyon insanı öldürdüğüne inanılıyor. Çiçek hastalığı hala Dünya Sağlık Örgütü ve dünyadaki sayısız hükümet tarafından, insanlığa zarar vermek için kasten salınabileceğine dair komple teorilerinden dolayı hala gündemde tutuluyor.

 

4| Dang Humması

Sivrisinek kaynaklı hastalıklar her yıl milyonlarca insanı öldürmektedir ve Dünyayı etkileyen en yıkıcı hastalıklardan biri de Dang hummasıdır ve tüm dünyada özellikle tropikal ve alt tropikal bölgelerde endemik olarak görülen, şiddetli grip benzeri semptomlara neden olan viral bir hastalıktır.


Bu ölümcül ve viral enfeksiyonun, her yıl yaklaşık 50.000 kişinin yaşamına son verdiği iddia ediliyor. Bu hastalık, enfekte bir Aedes sivrisineğinin kurbanını ısırmasıyla ve semptomları da genellikle enfektif ısırmadan 3–14 gün sonra ortaya çıkıyor.


Daha da ötesi, hastalık her yaştan insanı etkileyebiliyor, çünkü her insan grip benzeri semptomlarla savaşır, bu da bazen ateş, karın ağrısı, kusma, kanama ve nefes darlığı gibi semptomlara neden olabilir.


Şuan için de Dang humması için herhangi bir tedavi söz konusu değil maalesef.

 

5| Hantavirüs

Bunyaviridae ailesinden bir RNA virüsü olan Hantavirüs, ilk izole edildiği yer olan Güney Kore’deki Hantaan nehrinden adını alır.


HPS olarak da bilinen Hantavirüs pulmoner sendromu hastalığı, sadece birkaç gün nefes darlığı yaşadıktan sonra sağlıklı bir genç adamın ölümüne sebep olduğunda Amerika Birleşik Devletleri’nin dikkatini çekmişti.


Nadir ama çok ölümcül olan bu hastalığa, bir kişinin bir kemirgenin dışkısı, tükürüğü veya idrarı ile teması yoluyla aldığı bir virüsün neden olduğu biliniyor.


Bu hastalığın bulaştığın kişilerde ateş, titreme, kas ağrıları veya gastrointestinal semptomlar görülür.


Neyse ki araştırmacılar bu genç adamın ölümünden sonra, hastalığa neden olan virüsü izole etmeyi başardılar. Buna rağmen, ABD’de HPS ile %36 mortalite oranında hastalığa yakalanan 600 kadar vaka oldu.

 

6| Menenjit (Beyin Zarı İltihabı)


Bu makalede anlatılan en korkunç hastalıklardan biridir. Menenjitlerin iltihaplanmasına veya beyin ve omuriliği kaplayan zarlara atıfta bulunarak, hastalığa mantarlar, virüsler ve bakterileri içeren ancak bunlarla sınırlı olmayan çok çeşitli şeyler neden olabilir.


Viral menenjit, vücut sıvılarının paylaşılması yoluyla yayılabilir. Öpüşmek bile bakteriyel menenjiti yayabilir.


Hemen tedavi edilmediğinde ise menenjit %50'ye varan bir ölüm oranına sahip olabilir.

 

7| Sıtma Hastalığı


Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından, diğer bir sivrisinek kaynaklı hastalık olan sıtma hastalığına yakalanan vaka sayısının sadece 2018 yılında, 228 milyon olduğunu ve çoğu vakanın da Afrika Bölgesinde meydana geldiğini tahmin edildiği bildirildi.


2018'de bölgedeki büyük sivrisinek akınından dolayı bu tedavi edilebilir ve önlenebilir hastalıktan yaklaşık 405000 kişi öldü.


Parazit, sivrisinek üzerinden enfekte olacak kişiye doğru yol alır ve enfekte olmuş kişilerin şiddetli grip benzeri semptomlar yaşamasına neden olur ve bu da ciddi komplikasyonlara yol açabilir.


Şu anda, önde gelen bir çok özel kuruluş, DSÖ ve hükümetler, her yıl enfekte vakaların sayısını önemli ölçüde azaltmak için kapsamlı çalışmalar yürütüyor.

 

8| SARS Gribi


Şiddetli akut solunum sendromu olan SARS, 2002 ve 2003 yıllarında bir pandemi salgını olarak 750 kişinin ölümüne neden oldu.


Şu anki inanç, tıpkı Ebola, Marburg, MERS ve Covid-19 virüsleri gibi ve diğer ölümcül hastalıklar gibi, hastalığın yarasalardan kaynaklandığıdır, ve ayrıca ilk enfeksiyonu 2002 yılında Güney Çin’in Guangdong eyaletinde ortaya çıkmıştır.


Hastalığın belirtileri ateş, halsizlik, kas ağrısı, baş ağrısı, ishal ve titremedir.

 

9| Influenza Gribi

Tipik bir mevsimsel gripten dolayı, dünya çapında 500.000 kadar insan her yıl ölmektedir. Bununla birlikte, şuan da yaşadığımız gibi, büyük grip salgınları büyük bir pandemiye neden olmaktadır.


Yakın tarihte meydana gelen en ölümcül grip vakalarından biri de, nüfusun küresel % 40'ına kadar yayılan 1918 İspanyol gribidir, ve günün sonunda yaklaşık 50 milyon insanın ölümüne de sebep olmuştur.


Bazıları, Coronavirus’un bu yüzyıl en ölümcül virüsü olacağını iddia etse de, önümüzdeki yıllarda COVID-19'dan çok daha kötü bir pandemi yaşama şansızlığımız hala söz konusu.


Bu noktada daima ellerinizi düzenli olarak yıkamak ve düzenli olarak grip aşısı olmak gibi basit bir takım tedbirler standart griple mücadeleye yardımcı olabilir.

 

10| Kolera


Tedavi edilmediğinde, Kolera hastalığı son derece ölümcül olabilir ve bir kaç saat içinde öldürülebilir.


Akut ishal enfeksiyonuna, “Vibrio Kolera” bakterisi ile kontamine olmuş yiyecekler veya suyu, yeme veya içme neden olur ve gelişmekte olan ülkelerdeki en ölümcül hastalıklardan biridir de. Enfekte yiyecekleri yedikten veya içtikten sonra, semptomlar 12 saat ila 5 gün içinde ortaya çıkma eğilimindedir.


Ölüm sayılarının 21.000–143.000 arasında olması beklenen 1.3 ila 4 milyon kolera vakasının olduğuna inanılmaktadır.


DSÖ, ülkelerde koleranın önlenmesi üzerinde çalışmakta olup, temiz su ve sanitasyon tesisleri sağlamak için kuruluşlarla işbirliği yapmaktadır.

 

11| HIV Virüsü


Dünyada HIV, en ölümcül virüslerden biri olarak kabul edilir. İnsanoğlunun immün sisteminde yetmezliğe neden olan bu virüs, Dünya Sağlık Örgütü tarafından önemli bir küresel halk sağlığı sorunu olarak kabul edilmektedir.


HIV, keşfedildiğinden beri 32 milyon insanın ölümüne sebep olmuştur. Virüs, vücudunuzdaki önemli hücreleri yok eden bağışıklık sistemini hedefler ve vücudunuzun enfeksiyonla savaşmasını büyük ölçüde engeller.


HIV virüsü, CD4 hücreleri olarak da bilinen hücreleri ele geçirir, ve kendini içerisinde çoğaltarak, bu hücreleri günün sonunda yok eder.


İyi haber şu ki, HIV konusunda yapılan araştırmalarda çok büyük atılımlar gerçekleştirildi. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, yaklaşık 40 milyon insan bu hastalıkla yaşıyor, enfekte olanların büyük bir kısmı onu yönetebiliyor ve onunla yaşayabiliyor durumda şuan. Dahası ise, 2 kişi bir kök hücre nakli sayesinde bir zamanlar tedavi edilemez hastalık olarak düşünülen bu şeyden iyileşerek kurtulmayı başardı.

 

12| Kuduz Hastalığı

Her ne kadar kuduz batıda büyük bir tehdit olmasa da, yani çoğu insan evcil hayvanlar için kuduz aşılarına tam erişime sahip olsa da, Hindistan veya Afrika gibi yerlerde kuduz hala ciddiyetini korumaktadır.


Bu viral hastalık doğrudan sinir sistemine saldırır, herhangi bir sıcak kanlı hayvanı etkiler, genellikle de bir ısırık yoluyla veya hatta mevcut bir yaradan bulaşır.


İlginç bir şekilde, hayvanlardan kaynaklı kuduz olduğu düşünülen insanların %40'ı 15 yaşın altındaki çocuklar iken, insanlardaki kuduz hastalığının kaynağının %99'u köpeklerden kaynaklanmaktadır.


2030'a kadar Dünya Sağlık Örgütü kuduzla ilişkili insan ölümlerini sıfıra indirmeyi hedefliyor.

 

13| Veba


Yukarıda belirttiğimiz gibi çiçek hastalığı dünyada ortadan kalktı tamamen. Bununla birlikte, veba antik katili hala dünyada bir çok yerde tahmin ettiğimizden çok daha fazladır.


Veba, 14. yüzyılda Avrupa nüfusunun yaklaşık %33'ünü, yaklaşık 50 milyon kişiyi yok etmekten sorumlu bulaşıcı bir hastalıktır. Küçük memeliler ve pire tarafından taşınan Yersinia pestis bakterilerinden kaynaklıdır.


Septikemik ve pnömonik formların alınması ölümcül hastalığın tedavi edilmediği takdirde %30 ila %100 vaka ölüm oranı meydana gelebilir. Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Madagaskar ve Peru gibi ülkelerin hepsi Veba vakalarını bildirmiştir. Aslında 2010'dan 2015'e kadar dünya çapında 3248 vaka ve 584 ölüm olduğu bildirilmiştir.


Şu anda bulunduğunuz yerde güvende olduğunuzdan emin olun ve karantinadayken gerekli önlemleri alın. COVID-19 veya Koronavirüs Hastalığı ile İlgili Son Güncellemeler konusunda daha fazla bilgi edinmek için Dünya Sağlık Örgütünün web sitesine bakmayı ihmal etmeyin


 

Destek olmak için bana bir kahve ısmarlayabilirsiniz :) ve E-Posta Bültenimize de üye olabilirsiniz…

 

Not: Bu makale 8 Nisan 2020 tarihinde Medium sitesinde yayınlandı.

15 views0 comments

Comentarios

Obtuvo 0 de 5 estrellas.
Aún no hay calificaciones

Agrega una calificación
  • Beyaz LinkedIn Simge
  • Beyaz Facebook Simge
  • Beyaz Heyecan Simge

BU İÇERİĞE EMOJİ İLE TEPKİ VER

bottom of page