Neden bazı insanlar profesyonel ve özel yaşamlarında sürekli ilerleme kaydederken, diğerleri aynı hataları tekrar tekrar yapmaya mahkum görünür?
Cevap kesin olmasa da, ilginç bir zihniyet farkından söz etmek mümkün: Engellere ve zorluklara farklı yaklaşımlar.
Başarılı insanlar, hayata açık bir zihniyetle, öğrenme hevesi ve yanılmaya istekli olma ile yaklaşma eğilimindedir. Diğer grup için ise durum tam tersidir.
Dünya, değişimle dolu bir yerdir, ancak birçok insan, kapalı fikirli olmaktan kaçınır. Kimse kapalı fikirli biri olduğunu itiraf etmek istemez. Ancak bu cesarete sahip olmanın avantajları büyüktür; fikrinizi değiştirme yeteneği bir süper güçtür.
İlk bakışta, fikir değiştirmek zayıflık gibi görünebilir. Ancak aslında, kendinizi geliştirmenin ve öğrenmenin kapılarını aralayan bir anahtardır. Kapalı fikirli olmak, sadece kendi düşüncelerinize sıkı sıkıya bağlı kalmak anlamına gelir. Ancak fikirlerimizi sorgulamak ve değiştirmek, gelişimimizin önündeki engelleri kaldırmamıza yardımcı olur.
Fikir değiştirmenin cesareti, açık zihinli olmanın temelidir. Başkalarının bakış açılarına saygı göstermek ve yeni bilgilerle karşılaştığımızda düşüncelerimizi revize etmek, kendi potansiyelimizi genişletir. Her geçen gün öğrenmeye ve büyümeye istekli olmak, gerçek bir liderlik niteliğidir.
Sürekli değişen dünyada, esneklik ve uyum sağlama yeteneği önemlidir. Kapalı fikirli olmak, sadece değişime direnmekle kalmaz, aynı zamanda kendi gelişimimizi de engeller. Fikir değiştirmek, kendimizi ve dünyayı daha derinlemesine anlamamıza olanak tanır.
Fikir değiştirmenin cesareti, insan ilişkilerinde de önemli bir rol oynar. Başkalarının perspektifini anlamak ve empati kurmak, güçlü iletişim ve sağlam ilişkiler kurmanın temelidir. Kapalı fikirli olmak, iletişimimizi sınırlar ve potansiyel fırsatları kaçırabilir.
Peki değişim için doğru insanlar ile beraber olduğunuzdan nasıl emin olabilirsiniz? Ray Dalio, “İlkeler” adlı kitabında aradaki farkı anlamanın 7 yolunu ortaya koyuyor:
Zorlayıcı Fikirlere Kapalılık: Kapalı fikirli insanlar fikirlerinin sorgulanmasını istemezler. Diğer kişinin neden aynı fikirde olmadığını merak etmek yerine, kendileriyle aynı fikirde olmasını sağlayamadıkları için genellikle hüsrana uğrarlar.
Kapalı fikirli insanlar soru sormaktan çok, nerede yanıldığınızı göstermek isterler. Açık fikirli insanlar neden anlaşmazlık olduğunu merak eder, yanılıyor olma ihtimallerini bilir ve diğer görüşleri kayda değer bulurlar.
İfadeler ve Sorular: Kapalı fikirli insanlar, soru sormaktansa açıklama yapmaya daha yatkındır. Açık fikirli insanlar ise gerçekten yanılıyor olabileceklerine inanır; sordukları sorular samimidir.
Kapalı fikirli insanlar, neyi gözden kaçırmış olabileceklerini anlamaya çalışmak yerine, karşılarındaki kişinin düşüncelerini nasıl çürüteceklerini düşünürken; açık fikirli insanlar ise bir konu hakkındaki fikirlerinin, başkasınınkinden daha az önemli olabileceğini bilir.
Anlamak: Kapalı fikirli insanlar, başkalarını anlamaktan çok anlaşılmaya odaklanır, açık fikirli insanlar olayları başkalarının gözünden görmeye mecbur hisseder.
Yanılıyor Olabilirim Ama…: Kapalı görüşlü insanlar, "Yanılıyor olabilirim... ama işte benim fikrim" gibi şeyler söyler. Bu genellikle formalite icabı bir jesttir.
"Birinci sınıf bir zekanın testi, iki karşıt fikri aynı anda akılda tutabilme ve yine de işleyebilme yeteneğini koruyabilme becerisidir." F.Scott Fitzgerald
Kapalı fikirli insanlar başkalarının konuşmasını engeller, açık fikirli insanlar her zaman konuşmaktan çok dinlemekle ilgilenir.
Tek Seferde Sadece Bir Düşünce: En sevdiğimiz fikirler etrafında zihnimizi kapatmak bizim doğamızdadır ancak bu düşünmenin ve öğrenmenin ideal yolu değildir. Kapalı fikirli insanlar, iki düşünceyi aynı anda akıllarında tutmakta zorlanırlar. Açık fikirli insanlar, iyi düşünme yeteneklerini kaybetmeden başka düşünceleri alabilirler ve göreceli erdemlerini değerlendirmek için bunlar arasında gidip gelebilirler.
Mütevazilik: Alçakgönüllülük genellikle zamanında başarısız olmuş olmaktan gelir. Olaylara/konulara yanılıyor olabilme ihtimali ile yaklaşmak anahtardır.
Sonuç olarak, fikir değiştirmek cesaret ister, ancak bu cesaretin meyveleri büyük olabilir. Süper güç olarak kabul edilebilecek bu yetenek, sadece kendi gelişimimize değil, aynı zamanda çevremizdeki dünyayı daha derinlemesine anlamamıza da katkı sağlar. Kendinizi bu cesarete açarak, sürekli bir öğrenme ve büyüme sürecine adım atabilirsiniz.
Comments