top of page

Blog Posts

Writer's pictureHüseyin GÜZEL

Para Harcamadan İş Fikrinizi Nasıl Doğrulayabilirsiniz?

Gerçekten iş fikrinize göre hareket etmek istiyorsanız, yapabileceğiniz en iyi şey, onu gerçek dünyada hızlı bir şekilde test etmektir…
“How To Validate Your Business Idea Without Spending Money” by Darius Foroux

Daha önce hiç yapmadığınız bir iş için ne sıklıkla iyi bir fikir ortaya koyabilirsiniz? Ben bu konunun ustasıydım bir zamanlar. Her zaman işletmeler için bir takım fikirlerim vardı ve bunların hit olacağına da ikna olurdum. Ama fikirlerimi asla doğrulamazdım.


Sadece “Bu fikir harika!” derdim. Ve hayatıma kaldığım yerden devam ederdim. Fikirlerimi asla gerçekleştiremedim maalesef. Neden biliyor musunuz? İşe yaramayan birkaç şey denedim. Zamanımı ve paramı boşa harcamıştım maalesef. Yani bir noktada, yeterince şunu deneyimlemiştim; fikrimi doğrulamadan bu yolda doğru adımlar atılamayacağını…


Bu, birçok girişimcinin hikayesidir. Bir fikir bulursun, üzerinde çalışmaya başlarsın, kimse ilgilenmez kendinden başka ve pes edersin. Ancak girişimcilik yaptığınız bir şey değildir; sen bir şeysin.


Bu yazıda, bir girişimci olarak kalmanız için fikirlerinizin iş potansiyelini nasıl test edebileceğinizi sizlerle paylaşacağım. Bu işlem için para harcamanıza da gerek falan yok. Başarılı olmak için sadece bir dürtüye ihtiyacınız var. İşte iş fikirlerinizi test etmek için uygulayabileceğiniz dört adım:


1. Adım: Mevcut bir pazar olup olmadığını kontrol edin

Düşündüğünüz ürünü / hizmeti başka kimse sunmuyorsa, bu muhtemelen karlı bir #fikir değildir. Bu kötü bir fikir olduğu anlamına da gelmez!


Fikriniz dünyada yoksa iki olasılık vardır: kimse onu büyük ölçekte uygulamamıştır (bir sonraki Zuckerberg sizsiniz); veya fikir karlı değildir.

Digitalbusiness.school girişimimi başlattığımda, sadece hangi işletme kurslarının zaten başarılı olduğuna bakmam gerekiyordu. Basitçe devam edip rastgele kurslar oluşturduğumu hayal edin; yararlı olacağını düşündüğüm kursları yani. İnsanların öğrenmekle bile ilgilenmeyebileceği bir şeyi yapmak için çok zaman ve kaynak harcamam gerekirdi değil mi?


Başarılı bir işletme, mevcut bir talep olduğunu görür. Beni yanlış anlamayın; zira herkesin yaptığını yapmalısınız demiyorum. Dikkat çekmek ve farklı bir şey sunmak da önemli.


İş başarısı olasılığını artırmak için, ne tür bir işin, aslında para üretebileceğini bilmek istersiniz.

Bir #sosyalmedya gönderisinde bir ürünle ilgili birkaç olumlu yanıt görmeniz, insanların onu gerçekten satın alacağı anlamına gelmez. Bu klişe, ancak eylemler kelimelerden daha yüksek sesle konuşuyorsa geçerlidir. Ve ödeme yapan müşterileri olan mevcut bir işletme, insanların bu ürünü / hizmeti gerçekten istediğini ve buna ihtiyaç duyduğunu gösterir müşterilerine. Bu tür bir araştırma yapmak için tek kuruş harcamanıza da gerek yok.


2. Adım: Fikrinizi girişimcilerle birlikte seslendirin

Her zaman geçmişte benzer bir şey yapmış insanlarla konuşmak isterim; aynı sorunları yaşayan ve şimdi size ne yapmanız ve nelerden kaçınmanız gerektiği konusunda pratik bilgiler verebilecek insanlardır zira onlar.


Girişimcilik yolculuğunuzda her zaman hatalar yapacaksınız, ancak bu, sizden önce başkalarının yaptığı olağan hatalardan kaçınmanıza yardımcı olacaktır. Bu, öğrenmenin en sevdiğim yoludur. Google’da bir şeyler yapabilir ve her şeyi kendi başınıza öğrenmeye çalışabilirsiniz, ancak bir girişimcilik topluluğu öğrenme eğrinizi önemli ölçüde artırabilir.


Peki, fikrinizi seslendirmek için bu girişimcileri nerede bulabilirsiniz?

Deneyimli iş adamları sizi çevreliyorsa, şanslısınız demektir. Ancak bir çoğumuz, yalnızca gerektiği kadar bir iş anlayışı olmayan arkadaşlarımıza ve aile üyelerimize güvenmeyi tercih ederiz. #Çevrimiçi toplulukların yardımcı olabileceği yer tam da burasıdır. Ticari ilgi alanlarınıza uygun forumlara veya sosyal medya gruplarına ulaşabilirsiniz.


Yine de mevcut çevrimiçi toplulukların çoğu bana pek uymuyor. Bu yüzden The Sounding Board’u kurdum. Benzer düşünen insanların derinlik ve gerçek bağlarla bağlantı kurabileceği bir yer kurmak istedim açıkçası.


Kendi topluluğunuzu oluşturabilir veya girişimcilere bire bir ulaşabilirsiniz. Bu kadar az insanın aslında başkalarından tavsiye istemesi benim için akıllara durgunluk veriyor. Dürüst olmak gerekirse. İnsanlardan tavsiye isteyin! Çoğu insan deneyimlerini paylaşmaktan mutluluk duyuyor açıkçası.


3. Adım: Bir açılış sayfası oluşturun ve kayıt olun

Diyelim ki fikrinizin mevcut bir pazarı var ve insanlar aslında benzer ürünler / hizmetler için para ödüyorlar. Ve mevcut olandan farklı benzersiz bir teklif buldunuz. Sonra girişimcilere sordunuz, iyi geri bildirimler aldınız ve öğrendiğiniz her şeyi uyguladınız.


İş fikrinizin potansiyeli var. Şimdi, potansiyel müşterilerinizin ne yapacağını görmek istiyorsunuz. Bekleme listenize kaydolma zahmetinden geçmek için ürününüzle / hizmetinizle yeterince ilgilenecekler mi? Bu adımı uygulamaya koymak için iki şeye ihtiyacınız var:


Bir açılış sayfası kurun

İnsanları kaydolmaya ikna edeceğiniz yer burası. Doğru mesajı göndermeli ve ürününüzü / hizmetinizi en iyi şekilde sergilemelisiniz. Bunu berbat edemezsiniz. Açılış sayfanız berbatsa fikriniz kimseye ulaşamaz (daha az ikna edici olacaktır zira). Fikriniz için bir açılış sayfası oluşturmak için kullanabileceğiniz birçok araç var.


İşte girişimim olan digitalbusiness.school için bir açılış sayfası örneğine buradan erişebilirsiniz. Bekleme listesine kimse kaydolmazsa, iş fikrimin hiçte gerçekçi olmadığını düşünürüm. Ancak ziyaretçilerin yaklaşık % 10'u bekleme listesine kaydoluyorsa, doğru yönde ilerlediğimden emin olurum.


Bir e-posta sağlayıcı edinin

Bu e-postaları yakalamak için bir e-posta sağlayıcısına da ihtiyacınız var. İyi otomasyona ve verimli kampanya planlama özelliklerine sahip bir hizmet aramanızı şiddetle tavsiye ederim. Bir süredir ConvertKit kullanıyorum. Bu harika bir hizmet. Ancak popüler çözümlerin bir çoğu işinize yarayacaktır.


Hemen hemen tüm yazılım şirketlerinin sunduğu ücretsiz denemeleri kullanmayı unutmayın! Bloguma başlamadan önce birçok farklı çözümü test ettim. Sadece ücretsiz bir denemeye kaydoldum ve fikrimi 14 günlük veya 30 günlük denemelerde test etmeye çalıştım. Aynı zamanda bu size bir aciliyet hissi verecektir. Bakınız, işinizle para kazanmadığınız zamanlarda, pratik kalmak istemiyorsanız, deneyebilirsiniz. Paranızı da boşa harcamamış olursunuz. Fikrinizi doğruladığınızda, yazılım için her zaman gerekli ödemeyi yapabilir ve en doğru tercihte bulunabilirsiniz.


4. Adım: Bir #MVP başlatın

Minimum Viable Product olarak bilinen MVP, yapacağımız ana ürünün hızlıca hedef kitlesinden feedback alabilmek ve ürüne pazarda bir ihtiyaç olup olmadığını anlamak için minimum efor ve fonksiyon setiyle ürünün hayata geçirildiği halidir. Ürünün odaklandığı alanda hedef kitlesine değer sunabilen en ufak yapıdır.


Fikriniz test edildi ve insanlar bekleme listenize kaydoluyor. Çoğu internet girişimcisinin battığı yer burasıdır. Ürünlerini veya hizmetlerini piyasaya sürmeleri çok fazla zaman alır. Kendi yollarına girerler. Bu tanıdık geliyor mu?


Orada birçok kez bulundum. Her zaman ürünü “mükemmelleştirmek” için daha fazla zamana ihtiyacım olduğunu düşündüm. Bir başka klasik olan ise “Daha fazla araştırma yapmam gerekiyor.” dur.


Hayır! Sadece fırlatmanız gerekiyor mekiğinizi. Minimum uygulanabilir bir ürün oluşturmanız yeterli. Minimumu vurguluyorum burada; zira dünyadaki en mükemmel ve en iyi ürün olması gerekmiyor!


Sadece müşteri deneyimi üzerinde çalışın. Bu, ilk başta çok büyük bir şey gibi görünebilir, ancak çok uzun yüklenen bir sayfa veya bir hatayla dönen bir alışveriş sepeti, bir alıcının cesaretini kolayca kırabilir.


Her şeyin profesyonel ve kusursuz olmasını istiyorsunuz. Kajabi kullandığım için insanlar derslerime ve kitaplarıma web sitesinden kolayca erişebilir (ayrıca ücretsiz deneme sürümleri var). Bu araç, teknik olarak bir baş ağrısıyla uğraşmak zorunda kalmadan sadece ürünlerine odaklanmak isteyen kodlamayı bilmeyenler için çok yararlı olabilir.


Sonuç

Harika fikirler kendi başlarına hiçbir şekilde ilerleyemez. Özgürlüğe sahip olmayı ve işinizle geçinmeyi hayal etmek cazip geliyordur muhakkak. Ancak aklımızda kulağa hoş gelen fikirlerin gerçekte işe yaraması da gerekmez. Dolayısıyla, gerçekten fikrinize göre hareket etmek istiyorsanız, yapabileceğiniz en iyi şey, onu gerçek dünyada hızlı bir şekilde test etmektir. Bu, gerçek başarı şansınızı artıracaktır.


Opmerkingen

Beoordeeld met 0 uit 5 sterren.
Nog geen beoordelingen

Voeg een beoordeling toe
  • Beyaz LinkedIn Simge
  • Beyaz Facebook Simge
  • Beyaz Heyecan Simge

BU İÇERİĞE EMOJİ İLE TEPKİ VER

bottom of page