2007 yılında yatırım yapmaya başladım. Korku ve açgözlülük beni yıllarca kontrol etti, bu yüzden Stoacılığa döndüm. 1500+ saat Stoacı filozofları ve tüm zamanların en iyi yatırımcılarını inceledikten sonra, oyun değiştiren ilkelerden oluşan bir yaklaşım geliştirdim.
İşte hayatınızı değiştirecek ilk 5 ilke:
Öncelikle, duygusal kargaşa yatırım başarınızı ezebilir.
İşte nedeni:
Zihniniz sürekli olarak korku ve açgözlülüğü tetikler, bu da şunlara yol açar:
• Kısa vadeli kazançlara öncelik vermek
• Sürüyü takip etmek
• Kararsızlık
Kazanmak için bu 5 Stoacı ilke ile duygularınıza hakim olun.
1. Zeno'nun Sabır İlkesi
Zeno'nun Sabır İlkesi, filozof Zeno'nun paradokslarına ve stoacılığa dayanan bir kavramdır. Bu ilke, genellikle zorluklar ve engeller karşısında sabırlı olmayı, sakin kalmayı ve kararlılıkla devam etmeyi teşvik eder. Stoacı felsefenin temel taşlarından biri olan bu ilke, insanların kontrol edemediği şeyler konusunda endişelenmemesi gerektiğini, bunun yerine sadece kontrol edebilecekleri şeylere odaklanmalarını öğütler.
"Refah azdır ve az elde edilir ve yine de küçük bir şey değildir." Zenon
Özellikle Zeno'nun paradoksları, hareket ve zaman kavramlarını sorgulatarak sabrın ve mantıklı düşünmenin önemini vurgular. Zeno'nun Sabır İlkesi, bu paradokslarla ve stoacılığın genel öğretileriyle uyumlu olarak, kişinin kendi düşüncelerini ve tepkilerini kontrol altında tutarak, dış dünyadaki değişimlere karşı dingin ve kararlı bir duruş sergilemesini savunur.
2. Epictetus'un Kontrol İlkesi
Epictetus'un Kontrol İlkesi, Stoacı felsefenin önemli bir bileşenidir ve genellikle "Dikotomi of Control" olarak bilinir. Bu prensip, hayatımızda kontrol edebildiğimiz ve edemediğimiz şeyler arasında net bir ayrım yapmamızı önerir.
"Bazı şeyler bizim kontrolümüzde, bazı şeyler değil." Epictetus
Epictetus'a göre, mutluluk ve huzur, bu iki kategoriyi doğru şekilde ayırt etmekten ve sadece kontrol edebildiğimiz şeylere odaklanmaktan gelir.
Kontrol edebileceğimiz şeyler:
Düşüncelerimiz
Duygularımız
Tepkilerimiz
Eylemlerimiz
Kontrol edemeyeceğimiz şeyler:
Başkalarının düşünceleri ve davranışları
Dış olaylar
Geçmiş
Doğa olayları
Epictetus'un bu ayrımı yapmamızın amacı, dış olayların ve başkalarının davranışlarının üzerimizde gereksiz stres ve endişe yaratmasını engellemektir. Kontrol edemediğimiz şeyler için endişelenmek yerine, kendi tutumlarımızı ve tepkilerimizi kontrol etmeye odaklanmamızı önerir. Bu şekilde, hayatın getirdiği zorluklara karşı daha dayanıklı ve sakin kalabiliriz.
3. Seneca'nın Hazırlık İlkesi
Seneca'nın Hazırlık İlkesi, Stoacı felsefenin bir parçası olarak, insanları yaşamın getirebileceği zorluklara ve talihsizliklere zihinsel olarak hazırlanmaya teşvik eder. Bu ilke, beklenmedik olaylara karşı direnç geliştirmek için düzenli olarak zihinsel hazırlık yapmanın önemini vurgular.
"Zorluklar zihni güçlendirir, emeğin bedeni yaptığı gibi." Şenova
Seneca, insanların zorluklar ve acılarla karşılaştıklarında daha az sarsılmaları ve daha dirençli olmaları için bu tür durumlara önceden hazırlanmayı önerir. İşte Seneca'nın Hazırlık İlkesi'nin temel bileşenleri:
Negatif Görselleştirme (Premeditatio Malorum): Seneca, düzenli olarak olumsuz senaryoları hayal etmenin, kişinin bu tür durumlarla karşılaştığında daha az şaşırmasını ve daha iyi başa çıkmasını sağladığını savunur. Bu, örneğin bir iş kaybı, sevilen birinin ölümü veya sağlık sorunları gibi potansiyel olumsuz olayları zihinsel olarak canlandırmayı içerir.
Ölüm ve Kaybın Kaçınılmazlığı: Seneca, ölüm ve kaybın hayatın doğal bir parçası olduğunu hatırlatır. Bu gerçeği kabul etmek, bu tür kayıplarla karşılaştığında kişinin daha az sarsılmasına yardımcı olur.
Basit Yaşam ve Şükran: Seneca, lüks ve konforun geçici olduğunu ve asıl mutluluğun basit bir yaşam sürmek ve sahip olunan şeylere şükretmek olduğunu vurgular. Bu, maddi şeylere bağımlılığı azaltır ve kayıplara karşı dayanıklılığı artırır.
İçsel Güç ve Erdem Geliştirme: Seneca, kişinin içsel gücünü ve erdemlerini geliştirerek zorluklarla başa çıkma yeteneğini artırması gerektiğini söyler. Bu, sabır, cesaret, adalet ve bilgelik gibi erdemleri geliştirmeyi içerir.
Seneca'nın Hazırlık İlkesi, kişinin yaşamın getirebileceği belirsizliklere karşı daha dirençli ve sakin kalmasına yardımcı olur. Bu ilke, kişinin içsel güçlerini ve erdemlerini geliştirerek, dış dünyadaki değişimlere karşı daha iyi hazırlanmasını sağlar.
4. Marcus Aurelius'un Rasyonellik İlkesi
Marcus Aurelius'un Rasyonellik İlkesi, Stoacı felsefenin önemli bir bileşenidir ve insanın akıl ve mantık yoluyla yaşamını düzenlemesini teşvik eder. Marcus Aurelius, kendi yazıları olan "Meditations" (Düşünceler) adlı eserinde sıkça rasyonelliğin ve akılcılığın önemini vurgular. Bu ilkeye göre, insanın doğasına uygun şekilde yaşamı değerlendirmesi ve yönetmesi, mantıklı ve akılcı bir tutum benimsemesi gerekir.
"Dış olaylar üzerinde değil, zihniniz üzerinde gücünüz var. Bunun farkına varın ve güç bulacaksınız." Marcus Aurelius
Marcus Aurelius'un Rasyonellik İlkesi'nin temel unsurları şunlardır:
Doğaya Uygun Yaşamak: Marcus Aurelius, insanların doğanın bir parçası olduğunu ve doğanın yasalarına uygun şekilde yaşaması gerektiğini savunur. Doğaya uygun yaşamak, akıl ve mantık çerçevesinde yaşamını sürdürmek anlamına gelir.
Duygusal Kontrol: Rasyonellik ilkesi, duygusal tepkileri kontrol altına almayı ve akılcı bir şekilde hareket etmeyi içerir. Marcus Aurelius, duyguların insanın yargılarını bulandırabileceğini ve mantıklı kararlar almayı zorlaştırabileceğini belirtir.
İçsel Güç ve Sükunet: Akılcı bir yaşam tarzı, içsel huzuru ve sükuneti korumaya yardımcı olur. Marcus Aurelius, dış dünyadaki olayların ve değişimlerin içsel huzuru bozmaması gerektiğini vurgular. İçsel güç, mantıklı düşünme ve duygusal kontrol yoluyla geliştirilebilir.
Erdemli Yaşam: Rasyonellik ilkesi, erdemli bir yaşam sürmeyi de kapsar. Adalet, cesaret, bilgelik ve ölçülülük gibi erdemler, akıl ve mantık çerçevesinde yaşamanın bir parçasıdır. Marcus Aurelius, erdemli bir yaşamın insanın gerçek doğasına uygun olduğunu savunur.
Ölüm ve Geçicilik: Marcus Aurelius, yaşamın geçici doğasını ve ölümün kaçınılmazlığını kabul etmenin önemini vurgular. Bu kabul, kişinin daha rasyonel bir şekilde yaşamasına ve anı değerlendirmesine yardımcı olur.
Marcus Aurelius'un Rasyonellik İlkesi, yaşamın zorlukları ve belirsizlikleri karşısında akılcı ve mantıklı bir tutum benimsemeyi, duygusal tepkileri kontrol altına almayı ve erdemli bir yaşam sürmeyi teşvik eder. Bu ilke, kişinin içsel huzuru korumasına ve yaşamın getirdiği değişimlere karşı dirençli olmasına katkıda bulunur.
5. Musonius Rufus'un Dayanıklılık İlkesi
Musonius Rufus'un Dayanıklılık İlkesi, Stoacı felsefenin temel unsurlarından biridir ve bireyin fiziksel, zihinsel ve ahlaki dayanıklılığını geliştirmeyi amaçlar. Musonius Rufus, Stoacılığın önemli bir temsilcisi olarak, zorluklarla ve acılarla başa çıkma yeteneğini artırmak için dayanıklılığın geliştirilmesini vurgular. Bu ilke, kişinin yaşamın getirebileceği zorluklara karşı hazırlıklı olmasını ve dirençli kalmasını sağlar.
"Tanrı aşkına, küçük şeylerde kendinizi pratik yapın; ve oradan daha da büyüye devam edin." Musonius Rufus
Musonius Rufus'un Dayanıklılık İlkesi'nin temel bileşenleri şunlardır:
Fiziksel Dayanıklılık: Musonius Rufus, fiziksel dayanıklılığın önemini vurgular ve bunu geliştirmenin, zorlu yaşam koşullarına karşı dirençli olmayı sağlayacağını savunur. Fiziksel olarak sağlam olmak, hem bedensel hem de zihinsel zorluklarla başa çıkmayı kolaylaştırır.
Zihinsel Dayanıklılık: Zihinsel dayanıklılık, bireyin karşılaştığı zorluklar karşısında kararlı ve dirençli kalmasını sağlar. Musonius Rufus, kişinin zihinsel olarak güçlü olmasının, stresli ve zor durumlarla daha iyi başa çıkmasına yardımcı olacağını belirtir.
Ahlaki Dayanıklılık: Musonius Rufus, ahlaki değerlerin ve erdemlerin korunmasını vurgular. Ahlaki dayanıklılık, kişinin doğru olanı yapma konusunda kararlı olmasını ve ahlaki prensiplerinden ödün vermemesini sağlar. Bu, bireyin zor durumlarda bile erdemli kalmasına yardımcı olur.
Ruhsal Eğitim: Musonius Rufus, ruhsal eğitim ve pratiğin dayanıklılığın geliştirilmesinde önemli olduğunu savunur. Meditasyon, düşünce egzersizleri ve felsefi tartışmalar, bireyin zihinsel ve ruhsal dayanıklılığını artırabilir.
Kendi Kendine Yetebilme: Dayanıklılık ilkesi, bireyin kendi kendine yetebilme yeteneğini de içerir. Musonius Rufus, kişinin dış etkenlere bağımlı olmadan, kendi içsel kaynaklarını kullanarak güçlü kalabilmesi gerektiğini savunur.
Musonius Rufus'un Dayanıklılık İlkesi, bireyin fiziksel, zihinsel ve ahlaki açıdan güçlü ve dirençli olmasını teşvik eder. Bu ilke, kişinin yaşamın getirdiği zorluklar karşısında hazırlıklı olmasını ve içsel gücünü koruyarak bu zorluklarla başa çıkmasını sağlar.
Darius Foroux & ChatGPT
Comments