Yaşamınızda önemli olmayan şeylerden kurtulun, böylece yapmak istediğiniz şeylere odaklanabilirsiniz... Hepimizin en çok yapmak istediği şeylerin başında “benzer” bir yapılacaklar listesi vardır: spor salonuna gitmek, bütçeyi ayarlamak, yemek yapmak vb.
Not: Okuma güçlüğü mü çekiyorsunuz? Makaleyi dinlemek için buraya tıklayabilirsiniz.
Medium’da okumaya başladığım zaman, kendini geliştirmeye çalışan çoğunluğa ben de bir hevesle dahil olmak istedim ve zihnimde oluşturduğum, yapmak istediklerimin bir listesini gerçeğe dönüştürmeye çalıştım.
Her gün sabah saat altıda kalkmak, sabahları soğuk duş almak, her gün spor salonuna gitmek, her gün bir şeyler yazmak gibi. Bunların hepsini yapmaya karar verdim.
Bu yapmakta kararlı olduğum (vaat ettiğim) şeylerin hiçbiri bir haftadan fazla sürmedi.
Benim sorunum tembellik veya öz disiplin eksikliği değildi. Psikologlar bile tembellik olmadığını söylüyor. Benim sorunum aslında günlük bilişsel yüklerimin çok olmasıydı.
Çalışma hafızam çok fazla mobilyaya sahip bir oda gibiydi; “her gün spor salonuna gitmek” veya “yemek yapmak” gibi bir vaat ortaya koymak için hiçbir boşluk kalmamıştı zihnimde, bu yüzden bu cüretkar vaatlerin hiçbiri olmadı.
Aslında hayatımı hep aynı nokta etrafında döndürüp duran şey; önemli olan şeyleri eklemek değil, değişmeyen şeyleri çıkarmaktı.
Hayatımdaki önemli olmayan şeyleri çıkarmadan önce, zihnimde oluşturduğum listede hiçbir değişiklik yapmadım. Yine de, kendiliğinden listemdeki işleri yapmaya başladığımı gördüm. Bunu en iyi tarafı? Bu şeyleri, benim açımdan hiçbirini irademi zorlamadan yapmaya başlamış olmam. Şimdi haftada üç ila beş kez spor salonuna gidiyorum, fakat hiçbir zaman kendi kendime “Spor salonuna gitmek için bir vaatte bulunacağım” demiyorum. Bir zamanlar daha çok zihinsel alana sahiptim. Ben sadece… yaptım.
Dolayısıyla olması gereken liste, yapmanız gereken değil, çıkarmanız gereken şeylerin bir listesi, zihinsel ve duygusal enerjiyi serbest bırakmanın bir listesidir ki böylece sizin açınızdan önemli olan şeyler için kullanabilirsiniz.
1- Derli toplu olun
Her zaman suluboya ile resim yapmayı öğrenmek istemişimdir. Suluboya resimler hayal gücünü ortaya çıkarır ve hayalimdeki evimin tüm duvarlarında suluboya sanatının olması isterdim.
Ancak, yerde her tarafta atılmış giysiler varken ve çalışma masam kağıt ve kitaplarla karmakarışık iken, suluboyalarımı çıkartıp pratik yapmak beni gerçekten çok zorluyor. Yani önünüzde, aşılması zor bir çok şey varsa, başka bir şey yapma iradesini kendinizde bulamazsınız.
Çoğu dağınıklık durumu, çok fazla şeyin olmasının doğrudan bir sonucudur. Sahip olduğun her şeyi temiz tutman ve bir kenara koyman gerek. Ne kadar çok temiz tutmak ve saklamak zorunda kalırsan, temiz kalmak o kadar zor olur. Bunlardan kurtulmak ise, sonsuza dek yapmanız gereken temizlik miktarını azaltır.
Derli toplu olmak, bilim tarafından bile desteklenmektedir: gerçekleştirilen bir araştırma; darmadağın ortamlarda çalışan insanların temiz ortamlarda çalışanlar kadar üretken olmadığını gösterdi.
Sadece bir nebze olsa da yap!
Mesela, hepimiz asla giymek istemediğimiz kıyafetlere sahibiz, bu kıyafetleri toplayın ve onları bir hayır kurumuna götürün. Veya, evinizdeki tüm kağıtları gözden geçirin ve hangilerinin taranıp, geri dönüştürülebileceğine (veya sadece geri dönüştürülebileceğine) karar verin.
Bugün yaptığınız herhangi bir düzenleme (derli toplu olma), bir daha yapmak zorunda kalmayacağınız temizliktir.
2- Sosyal medyada daha az zaman harcayın
Sosyal medyada çok fazla zaman harcadığımız gerçeğini yeniden hatırlatmanın bir gereği duymuyorum. Bir toplum olarak, bunu kendimize yapıyoruz. Ancak sosyal medyada daha az zaman harcadığını söylemek, yapmaktan daha kolay tabi. Sosyal medyada daha az zaman harcamak isteyen herkes, bunun ne kadar zor olduğunu bilir.
Sosyal medyada daha az zaman harcamanın anahtarı yanlış yönlendirilmiş bir irade ortaya koymak değil, sosyal medyadan aldığınız bildirimlerin ayarlarını değiştirerek daha az çevrimiçi olmalarını sağlayabilirsiniz.
Sosyal medya uygulamalarınıza erişin ve aşağıdaki etkileşim türleri için genel bildirimleri devre dışı bırakın:
Yayınlarınızı beğenen kişiler
Başkalarının yayınlarını beğenen veya yorum yapan kişiler
Kendi sayfalarına yayın gönderen kişiler
Devam edin ve doğrudan sizinle konuşan birisini içermeyen herhangi bir bildirimi devre dışı bırakın. Bildirimlerin, zihinsel alanınızı karıştırmasına izin vermeyin.
3- Telefon bildirimlerinizin çoğunu devre dışı bırakın
Telefonunuz bip sesi çıkarıyor. Durun ve bakın. Bunun o kadar önemli olmadığını da biliyorsun. Telefonunuzu kapatıp ne yaptığınıza geri dönersiniz (ya da onun yerine telefonunuzu kullanmaya başlarsınız).
Bunu 150 ile çarpın, çünkü çoğu insanın her gün aldığı bildirimlerdir bunlar. Bu, zihinsel sağlığınız için iyi gibi görünüyor mu? Çünkü öyle değil. Sürekli olarak dikkatinizi çeken bir telefonun neden olduğu stresin mikro dozları, “stres sizin için kötü” ifadesinden sorumlu olan kortizolün (vücudun stresle başa çıkan ana hormon) artmasına neden olan gerçek stres türüdür.
Bunu söylemeye de gerek yok aslında; telefonunuzu her kontrol ettiğinizde, yapmaya çalıştığınız her şeyden uzaklaşıyorsunuz demektir.
Bu bildirimlerin çoğu önemli değildir. Kesinlikle, günün ortasında sizi rahatsız etmeyi hak ettikleri kadar önemli değil.
“Telefonunuzu istediğiniz zaman kontrol edin, telefonunuz istediğinde değil.”
Telefonunuzu kaldırın — hemen şimdi — açın ve bildirimlerinize bakın. Hayatının geri kalanı için bir daha asla almaksızın, hayatınızı etkilemeyecek hangi bildirimler var?
İşte bazıları:
Mobil oyunlardan gelen bildirimlerFırsatlarla ilgili bildirimler (alışveriş vs.)Yeni özelliklerle ilgili uygulamalardan gelen bildirimlerHaberler veya güncel olaylar hakkındaki bildirimler (buna spor dahil)YouTube, Netflix veya diğer abonelik servislerinden gelen bildirimler
Devam edin ve onları etkisizleştirin!
4- Sizi heyecanlandırmayacak vaatlerden vazgeçin
Düzenli olarak haftalık veya aylık korktuğunuz vaatleriniz var mı? Onlardan vazgeçin.
Yapmak istediğin şeyleri yaparak hayatını harcadığında, hayatın hakkında kendini daha iyi hissediyorsundur. Sonuçta, bir şey yapmak istemiyorsanız, ne kadar yapmanız gerektiği önemli değildir, çünkü gitmek istemiyorsanız, bunu yapmanız anlamsızdır.
Örneğin, Proje Yönetimi derslerine katıldın ve PMP sertifikanı aldıysan, ancak sadece proje yöneticisi olmak istiyorsan, bu kariyerin için “iyi” olur. Fakat proje yönetimi derslerine gitmekten korkuyorsan, bunun nedeni muhtemelen proje yöneticisi olmak istemiyor olmandır.
Hayatında düzenli olarak korktuğun bir tür vaat varsa, vücudun; kabul etmeyi reddettiği bir şeyi yapmaya çalışıyor demektir ki: bu istemediğin bir şey. Yapmak istemediğiniz şeyleri yapmaya devam ediyorsanız, hayattan ne istediğinizi bilmiyorsunuz demektir.
5- Kötü alışkanlıklardan vazgeçin
Çok fazla patates cipsi yerdim. Çok seviyordum çünkü. Oturma odamda kanepeye uzanır ve Netflix’te “Supernatural” dizisinin tekrarlarını izlerken bir paket patates cipsi yerdim. Supernatural, en sevdiğim dizilerden biridir ama izlerken bir paket patates cipsi yemem de gerekmiyor.
Ben de sonrasında her zaman pişman olurdum; Patates cipsi kendimi iğrenç hissettiriyordu, bu da tembel hissetmeme neden oluyordu, bu da beni başlangıçta istediğimden çok daha fazla tekrar izlememe sebep oluyordu.
Bunun gibi temel sorunları birleştiren çok sayıda kötü alışkanlık var.
Gece geç saatlerde kahve içmek sizi uyanık tutabilir, bu da gecenin ortasında rahat bir uyku uyumak yerine, mesela reddit gibi klasik tasarımlı bir websitesinde gezinmenize sebep olur.
Öğleden sonra bir sigara (uyuşturucu, esrar vs. şeyleri özendirici içeriği burada pipppliyorum) içmek sizi uyuşuk hissettirir, bu da birkaç saat televizyon başında vakit öldürmenize sebep olur.
Patates cipsi, kahve ve sigara (sigara kullanımının hiçbir şekilde uygunluğu söz konusu değildir) uygun bir şekilde kullanıldığında gayet iyidir, ancak bunlar uygun kullanım değil.
Hayatınıza bir bakın ve hedeflerinize aykırı olan kendinizi rahatlatıcı davranışları tespit edip etmediğinizi görün.
işte bazıları:
17: 00'dan sonra kahve içmek (sizi uykudan mahrum eder),
17: 00'den önce alkol kullanmak (üretken olmanızı engeller),
Şekerli atıştırmalıklar yemek (kendinizi hasta hissetmenize sebep olur ve üretken olmanızı engeller),
Gece YouTube’u izlemek (sizi uykudan mahrum eder),
Çok fazla partiye eğlenceye katılmak (rahatlamaktan alıkoyar),
Geceye video oyunları oynamak (üretken olmaktan ve uyumaktan alıkoyar).
Bir tanesini yapmayı terk ettikten sonra, ne olursa olsun geri dönmemelisiniz. Eğer evde kalmamışsa ve bu sizin için uygunsa, onsuz yapmak zorunda kalacaksınız. Onsuz birkaç hafta geçtikten sonra da, ilk başta neden bu kadar çok istediğinizi unutacaksınız.
Bu değişikliklerin yapılması tüm sorunlarınızı çözmez. Hiçbir internet tavsiyesi bunu sağlamaz. Ancak, yaşamda sıkışıp kaldığınızı hissederseniz ve bu değişiklikleri yapmadıysanız, bunu yapmanız size başlamak için ihtiyaç duyduğunuz zihinsel alan ve enerjiyi sağlayacaktır.
“Belki de yolculuk bir şeye ulaşmakla ilgili değildir. Belki de, aslında olmaması gereken her şeyden uzak durmaktır, yani ilk etapta ulaşılması gereken kendinizdir.” Paulo Coelho
Comments