Sizinle yeni tanışan birisini ile paylaşımda bulunmanın en hızlı yolu, aranızda ortak bir bağın olmasına bağlıdır… Başlangıçta, yeni bir işe başlamak heyecan vericidir. Sonra, kaçınılmaz olarak, birkaç gün geçtikten sonra, ne yapmalıyım? gibi şeyler düşünmeye başlarız. İyi bir iş mi yapıyorum? Aptalca bir soru ile patronumu rahatsız eder miyim? Yazıcıyı nasıl kullanabilirim?
Sorun değil, bu tamamen normal. Yeni bir işe başlarken neredeyse her zaman bir beceriksizlik duygusu vardır. Birkaç tavsiyemizi uyguladığında, daha iyi olacaksınız.
1| Mütevazı olun
Tartışmasız en önemlisi; bir işe başladığınızda, yapmanız gereken en son şey, eski şirketinizdeki iş yapma biçiminiz hakkında devamlı olarak konuşmak veya daha ilk iş gününden itibaren her şeyi biliyormuş havasına girmek.
Bunun yerine yeni bir işe, Austin’in dediği gibi “Acemi zekası”ile girin. Bu, konuşmak yerine dinlemek ve kuruluşun ihtiyaçlarının ve kurulu iş gücünün nasıl olduğunu anlamanız demektir.
Ayrıca, yeni bir iş, yeni bir öğrenme zamanıdır — evet, daha önce farklı bir şirkette benzer bir konumda başarılı olabilirsiniz, ancak her organizasyon farklıdır. Uzman olduğunuzu varsaymadan önce, yeni organizasyonunuz için neyin çalışıp neyin çalışmadığını öğrenin.
Bu, patronlar için de geçerlidir. İşe başlamadan önce, meslektaşlarınızla istişare ederek ve raporları doğrudan görüşerek onlardan öğrenin. Bunu yaparak, saygı kazanırken, çok daha etkili bir şekilde liderlik edebilirsiniz.
2| Geç saatleri alışkanlık edinmeyin, sabahları geç kalmayın
Enerji ve coşku ile yeni işinize gelmeyi arzu edin. Austin, bu coşkuyu göstermek için de gece geç saatlere kadar da çalışmaya karşı olduğunu söyledi. Böyle uzun saatler çalışmaya başlarsanız, bu rutinin bir parçası haline gelir ve kendinizi tükenmişlik ve zayıf bir iş-yaşam dengesi içinde bulursunuz.
Öyleyse evet, Austin’in dediği gibi yeni bir işe başlayınca çalışmalı ve çok çalışmalısın. Ancak, işin bitip bitmediğine ilişkin açık bir sınırı da korumalısınız. Patronunuz buna gerçekten saygı duyacak ve uzun süre sizi başarıya götürecektir.
Ve yine de Austin’in itiraf ettiği bir uyarı biraz ters gelebilir, ancak gerçektir. Mümkünse, sadece 10 dakika önce olsa bile patronunuzdan önce ofise gelin. Austin: “Politik olarak bakılırsa, patronlar, onlardan önce gelen çalışanına daha iyi gözle bakarlar.” diyor ve ekliyor, “Bir etki yaratıyorsunuz; içeri girdiklerinde sizi görürler ve halihazırda işinizle meşguliyetinizi görürler.”
3| Meslektaşlarınızı ayna edinin
Biraz tartışmalı bir fakat bu tavsiye derine indiğimizde insan psikolojisine dayanıyor. Yeni bir işe başlarken meslektaşlarınız sizin gibidir ve bunu sizi kabul etmeniz önemlidir.
Meslektaşlarınızın sizi ne kadar çok kabul edip ya da kabul etmeyeceği üstleniginiz rölde kat ettiginiz mesafeye bağlidir.
Austin, “Yeni bir iş başlamak, yeni bir kabileye katılmak gibidir ve insanlar oraya ait olup olmadığını hissedebilir.” dedi ve devamında, “Öyleyse, iş arkadaşlarınızı ayna edinin. Ekibin bir parçası olarak algılanmak istiyorsunuz. Elbise gibi sanki.”
Bu tavsiye, diğer LinkedIn Öğrenme Eğitmeni Dorie Clark tarafından da dile getiriliyor. Sizinle tanışan birisini ile paylaşımda bulunmanın en hızlı yolu, aranızda ortak bir bağın olmasına bağlıdır. Ortak bir arkadaşınız olabilir yada tuttuğnuz takımlar ayni olabilir. Aslında insanlar kendileri gibi insanlardan hoşlanırlar.
Yeni bir işe başlarken, en azından ilk önce organizasyonun kültürünü yansıtacak şekilde giyinin ve hareket edin.
4| Yeni müdürünüzle düzenli olarak görüşün
Bir yönetici sonuçta bir çalışanın bir sorumluluk üstlenmesini ister, bu nedenle bu konuda endişe etmeyecektir. E-posta pazarlamacılığı yapmak için kiralandığınızı söyle — patronunuz, giderek artan her konu satırında endişe etmeden e-posta pazarlamacılığının saatinizin altında iyi geçeceğine tam olarak güvenebilmek istiyor. E-ticaret işi için işe alındığınızı varsayalım, patronunuz bu E-ticaret konusu hakkında ortaya çıkan her durumda size tam olarak güvenmek ister.
Ancak, bu noktaya gelebilmek için, yeni rolünüzde patronunuzun aradığı şeyi ve pazarın talep ettiği şeyleri tam olarak öğrenmeniz gerekir. Austin’in dediği gibi, başlangıçta, patronunuzla daha mesafeli olmak yerine, daha yakın temas kurarak tanışmanız, daha hızlı size güvenmesini sağlayacaktır.
İronik olarak, bu uzun vadede patronunuz tarafından daha az size yol gösterilmesini gerektiren bir yol açacaktır. Onlarla erken tanışmak, onlardan bir şeyler öğrenmek ve güven inşa etmekle hem siz hem de yöneticiniz için çok daha fazla özgürlük alanı sahibi olursunuz.
5| Spor salonuna gidin! (veya form tutmak için yeni bir alışkanlığa başlayın)
Bu son tavsiye Austin’in LinkedIn Learning dersinden değil, en çok satan yazar ve alışkanlıklar uzmanı olan Gretchen Rubin’ine ait. Bu Rubin’in araştırmasında bulduğu bir şey, yeni bir işe başlamak, yeni bir rutinin yaratılması anlamına gelir.
Yani, daha fazla egzersiz yapmaya başlamak istiyorsanız, spor salonuna gitmek için mükemmel zaman, yeni işinizin ilk günüdür. Bunu yaparsanız, yeni günlük rutinin bir parçası haline gelecek ve sonuçta bir alışkanlık haline gelecektir.
Bu, yalnızca spor salonunda değil, meditasyon, yoga, okuma, öğrenme vb. Herhangi bir şey için de işe yarayabilir. Bu, yeni bir işin sizin için mesleki açıdan değil, kişisel olarak da heyecanlı bir zaman sunduğu anlamına gelir.
コメント