Bilim adamları geceleri de yenilenebilir elektrik üretebilen inovatif, yeni bir teknoloji geliştiriyor…
Düşük maliyetli bu teknoloji, bağımsız bir çözüm olarak veya güneş enerjisi ile de birlikte kullanılabilecek
Radyatif (ışınımlı) hava soğutma olgusu, hava sıcaklığının hala donma noktasının üzerinde olduğu durumlarda yeryüzündeki don olayının meydana gelmesine sebep olan bir prensiptir. Örnek vermek gerekirse; otomobilin ön camlarında su damlacıklarının oluşması veya geceleri çimlerin üzerindeki su damlacıklarının donması buna örnek gösterilebilir.
Bu olgu, artık günümüzde geceleri güneş enerjisinin ikizi olabilecek bir teknolojiyi geliştirmek için kullanılıyor.
Yenilenebilir Gece Enerjisi
UCLA Samueli Mühendislik Fakültesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü’nde Profesör Yardımcısı olan Aaswath Raman’ın liderlik ettiği araştırmacı ekibi; Radyatif hava soğutma olgusunun arkasında yatan bir takım prensiplerden yararlandıklarını ve geceleri yenilenebilir enerji üretmek için inovatif bir çözüm ürettiklerini iddia etti.
Uluslararası Enerji Ajansı’na göre, Joule dergisinde yayınlanan bir makalede, dünya çapında elektriğe güvenilir erişimi olmayan 1 milyardan fazla kişiye yardım edebilecek düşük maliyetli bu teknoloji genel hatlarıyla açıklandı.
Makalede, “Karanlıktan Işık Üretme” başlıklı teknoloji kavramı, bağımsız bir çözüm olarak kullanılabilir veya elektriğin her saat aynı noktada üretilebilmesi için güneş enerjisi ile de birlikte çalışabilir olacağı açıklandı.
Radyatif Hava Soğutma Prensibi
Yeni teknolojide kullanılan radyatif (ışınımlı) hava soğutma olgusunun altında yatan temel prensip, gökyüzüne bakan bir yüzeyin, mevcut ısısını ışınımla termal radyasyon şeklinde geri yansıtmasıdır ki bu doğal bir durumdur. Bu ısının bir kısmı üst atmosfere yükselir ve hatta uzaya bile ulaşabilir.
Aaswath Raman yaptığı bir basın açıklamasında: “Bu etki (radyatif hava soğutma) her zaman doğal olarak ve özellikle de net bir şekilde geceleri ortaya çıkıyor.” dedi ve ekledi: “Sonuçta, bir araba, zemin veya bina olsun fark etmez, ısıyı geri yansıtan nesnenin ortam sıcaklığından biraz daha soğuk olması gerekir.” Yani, yeni teknoloji, elektrik üretmek için sıcaklıktaki bu farkı kullanıyor.
Bu araştırma ekibi tarafından çevredeki havadan yükselen ısıyı yakalayıp elektriğe dönüştürebilecek bir cihaz geliştirildi.
Ucuz bir çözüm
Geliştirilen bu cihaz bir LED ampulü çalıştırabildi. Deneysel cihaz için kullanılan parçaların tamamı, donanım ve elektronik komponentleri satılan mağazalarda kolaylıkla bulunabilmektedir ve toplam maliyeti de 30 dolardan azdır.
Düzenekte, bir tarafı siyaha boyanmış ve gökyüzüne bakacak şekilde yerleştirilmiş alüminyum bir disk, ısıyı çevresindeki havadan yaymak için kullanıldı. Ayrıca düzenekte sıcaklık farklılıklarına yanıt olarak elektrik voltajı üretebilen bir termoelektrik jeneratörü de kullanıldı.
Cihaz metrekare başına yaklaşık 25 miliwatt ürettebildi. Bu, benzer büyüklükteki bir güneş panelinden çok daha az olsa da, Raman, cihazın elektrik şebekesinin olmadığı yerlerde de güç üretmek için kolayca kullanılabileceğini ifade etti.
Raman ve ekibi, daha güçlü prototipler oluşturarak teknolojiyi geliştirmek için çalışmaya devam ediyor… umarım başarılı olurlar…
Bu çalışma ABD Enerji Bakanlığı tarafından da desteklenmektedir.
ความคิดเห็น